Umut insana sadece beklenti, beklentiler dizisi değil, yaşama sebebidir. Yaşamdan daha ileri gidelim, inancımız gereği, ilahi dinlere mensup insanların dahi ortak kanısıdır, ömürleri bittikten sonra da affedileceklerini umut ederler. Umutlu olmanın huzurlu olmakla, mutlu olmakla yakın ilişki de olduğu vurgusunu yapalım. Öteki dünya ile ilgili vurgu yapmam etik olmaz, yazdım, geçtim kabul edin, gerek duyar iseniz araştırın danışın.
Umut etmek, umutlu olmak yediğimiz ekmek, içtiğimiz su, aldığımız nefes kadar önemli ve hayatidir. Umut etmek meselesi her insan da farklı açılar da oluşsa da merkez oluşum sebepleri hep kesişir. Umut etmek yaşamaya sebeptir, yaşamı keyifli hale getirme gayretidir. Bilimsel bir çalışmanın çok önemli kısmını size aynı haliyle aktarayım, bir kez daha birlikte düşünelim !
^^ Fareler üzerine yapılan bir deneyde, bir fare derin bir kabın içine
çıkmayacak bir şekilde yerleştirildi, kabın içi suyla dolduruldu ve zifiri karanlık bir odaya yerleştirildi. Farenin yüzmesi bekleniyordu. Pes edinceye kadar geçecek zaman ölçülecekti. Fare üç dakikadan biraz daha fazla yüzdükten sonra pes etti. Deneyin devamında bu kez aynı kaba başka bir fare kondu. Ancak deney ortamın da bu kez bir farklılık vardı. Odayı aydınlatan ince bir ışık süzmesi verildi. Bu fare ise 36 saatten daha fazla bir süre suda yüzmeyi sürdürdü. Hiçbir ışık
görmeyen fareden 700 kat daha fazla direndi. Fark neydi? Işık
görmeyen farenin umudu yoktu. Etrafına baktığında karanlıktan başka bir şey görmüyordu. Yüzmeye devam etmesi için hiçbir nedeni
yoktu. Umudumuzu yitirdiğimizde bizim de yaptığımız gibi. Oysa bir
umut ışığı her zaman vardır. İnanmanız için görmeniz gerekmez, inandığınız için görürsünüz. 'Umut, fitili yanan sabırdır. ' 'Ümit taşra yolu gibidir; aslında ortada bir yol yoktur ama üstünden pek çok insan geçtikçe beliriverir.'^^
Umut konusunda dini kaynaklarımızdan da şu çıktıları aldım;
^^Umut; "kün fe yekün" ayetine sımsıkı sarılmak,
Aldığı tedbire karşılık tevekkül etmek,
Tevekkülüne karşı, takdir olunana razı olmak,
Razı olduğunu ‘hayr’ bilmektir.
Velhasılı umut; bağlayıcı bir ayet, öğütleyici bir sünnettir..^^
Hayatımız bütününde beklentilerden ibarettir. Optimum halde olduğunu düşünün hayat seviyenizi, sağlık, sıhhat, neşenizi, ilk defada daim olmasını, zarara uğramamasını dileriz ve akabinde daha iyi olması için umut besleriz. Durumları iyi olan en iyisini, durumları kötü olanlar ise bir üst segmenti, asgari yaşamsal şartları ister, umut eder. Umut etme gücümüz yok ise, sebepler bitmişse hayatta bitmiştir aslında. Fare deneyi ile insanların günlük yaşantılarındaki durum çok ta farklı değildir. Tıbben çaresi olmayan hastalık sahipleri aynen fare gibi milyonda birlik acaba çare bulunur mu beklentisi ve umuduyla hayata tutunurlar. Yaşamsal gerçekleri, bilimsel ve teknolojik gelişmeleri göz ardı etmeden ‘’UMUT’’lu olma halini doğru buluyor, destekliyorum. Düşünün, belden aşağısı felç halde olan bir hastamızın 70’li yıllardaki hayat kalitesini ve şu yıllarımızda ki akülü, sadece el kumandası ile hareket eden arabaları. Her doğan güneş bir umut ve yeni umutlanmaların tetikleyicisidir.
Mir Murat Demir
Yorum Yazın