İnsan karakterine iliştirilmiş en değerli özelliklerdendir, sabır. Sabırlı olmak, dert etmeden, panik olmadan, telaş yapmadan beklemek, zamana bırakmak, insanın en önemli kazanımlarından olsa gerek. Sabırlı olmaya karşı bir tez savunmayacağım ama istiyorum ki sabırlı olmakla süresi sınırlı ömrümüzü birlikte terazinin iki kefesine koyarak düşünelim. Nelere sabır göstereceğiz, hangi durumlarda sabır göstereceğiz, ne kadar süre ile sabır edeceğiz.
Sabır, ya da dayanç, zor koşullar altında cesaret ve metanetini yitirmeme duygusudur. Sabırlı insan uzun süreli gecikmelere ve tahriklere rağmen moralini bozmadan yoluna devam eder veya beklemesini sürdürür. Sabır mücadeleden vazgeçmek değil, mücadele etmek için harcadığımız enerjimizi azaltmadan çabamıza devam edip, kendi kontrolümüzde olmayan, gücümüz yetmeyen, irademizin tesirsiz olduğu hallerde bekleme gücüdür. İnsanız sonuçta, aklımız var, döngü halkalarını ve süreçlerini biliyoruz, dengeyi de biliyor ve önemsiyoruz. Akan nehrin akış yönünü değiştirme çabası nasıl beyhude ise yönün değişmesi için bekleme, sabır gösterme de beyhude ve akla aykırılıktır. Plan, programlarımız da, öngörülerimiz de, olası tolerans değerlerimizi elastiki hale getirip ruhen taşkınlık ve stresten uzak durma halidir sabır. Soyut bir kavram olduğundan süreci tayin etmek, minimum ve maksimum olarak sınırlar koymak bizlerin iradesinde ve bilinçli olma haliyle bağlantılıdır.
Sabırla eşdeğer bir kelimemiz daha var kullandığımız, tahammül. Tahammül etmek, sabırla beklemek, ekseriyetle süreçte ki sapmaları öngörülerimizle ya da deneyimlerimizle tahmin etmek, sapmaları da sabırla kabul edebilmek. Olur ya kış mevsiminde yaz sıcakları ile karşı karşıya kalır, erken saatlerde de havanın loşluğuyla kararmasına şahitlikler ederiz, biliriz ki anlık ve kısa süreli bir yansıma halidir. Sabırlı olmak ya da sabırsız davranma dürtülerimizde ki en önemli kazanımımız sahip olduğumuz bilgiler ve deneyimlerdir. Zaman mefrumunu biliyoruz ve içinde doğar içinde yaşar içinde ölürüz. Sabır sahibi olmak elbette bir kazanım, seviye, erdem göstergesidir ki, sabır gösterdiklerimiz ve sabır süremiz göz ardı edilemez. Hayatlarımız beklentilerle olması mümkünlerle doluysa en azından akıl süzgeci kullanılmışta sabır ile beklenme kararı alınmıştır. Bekleme fiilinin süreçten bağımsız ucu açıksa ömrümüz de bir süreyle sınırlı olduğu görmezden gelinmiş ve akla, bilime, yaşam kurallarına aykırılıktır. Toleranslı olma yetimizi kaybetmeden sonsuz sabır yetisine sahip olmak argo tabirle oyunbozanlık, cazgırlıktır.
Mir Murat Demir
Yorum Yazın