Okullarımızın yarı tatile girmesi, kısa bir mola ile durması sadece disiplin içerisinde okullardaki faaliyetlerin duraksamasıdır. İnsan hangi statü ve hangi yaşta olursa olsun her yaşta öğrenir ve öğretir. Okullarımızın bu kısa dinlenme sürecini de bahane ederek belki birkaç öğrencimize okutma şansı yakalarım umuduyla dayanışma, paylaşmanın önemini anlatan, anlatırken, kırmadan, dökmeden, üzmeden nasıl olabilir diye bir yöntem bulup uygulayan öğrenciler bakın ne yapmışlar..
*
Bir okulda, bir öğretmen öğrencilerine, kendileri seçtikleri bir konuda hikâye yazmalarını ister.
En güzel hikâye yazan öğrenciye bir çift çizme hediye edecektir. Bütün öğrenciler hikâyeleri yazar ve kâğıtları öğretmenlerine verirler.
Öğretmen tek tek hikâyeleri okur, hepsi birbirinden güzeldir. Bir türlü en iyi olanı seçemez. Bu olayı kura ile çözmeye karar verir.
Her öğrenci bir kâğıda kendi adını yazıp çizmenin içine atar. Atılan isimler karıştırıldıktan sonra bir tanesi çekilir. Öğretmen yüksek sesle, AYŞE diye okur okumaz, sınıfta büyük alkış kopar.
Kurayı Ayşe adında bir öğrenci kazanır.
Ayşe çizmelerine sarılarak mutluluk gözyaşı döker.
Eve gittiğinde öğretmen bu olayı ağlayarak eşine anlatmaya başlar.
Eşi de:" Tamam der, bak ne güzel çözüm bulmuşsun, niye ağlıyorsun ki?"
Öğretmen anlatmaya devam eder. Hiçbir öğrenci kendi adını yazmamış. Sınıftaki en yoksul arkadaşları Ayşe'nin adını yazmışlar. Çizmeleri onun kazanmasını istemişler.
Dünyada böyle güzel kalpli, merhametli, yardımsever çocukların çoğalması umuduyla..
*
Yardımseverlik, paylaşımcılık, merhamet sahibi olmak elbette ki her insanda olması gereken meziyetlerdendir. Literatürden alıntı hikâye ise daha bir anlamlı daha da manalı geldi sizlere, tahminim böyle. Her birimiz için geçerli ve gerekli olan dayanışma, yardımlaşma adımları atarken, zarafetimizi ve naifliğimizi bırakmadan müdahili olduğumuz destek hareketlerimize, tavır ve davranışlarımıza katma halidir. Bilinçli olarak yaptığımız bu incelikler yaşadıkça gururumuzu okşayacağı gibi insanlık için de güzel ve doğru örnekler arasındaki yerini alacaktır. Mesele yardım etmek, aç, açık, eksiği olanları görüp gözetmek, var olanımızı paylaşıp, verip, desteklemek değil tüm bu yaptıklarımıza ketumluk katmak, halden anlamak, seviyeli davranma ve insan olmanın insanı ezmeden, üzmeden mümkün olabileceğini anlamak, anlatmaktır.
Mir Murat Demir
Yorum Yazın