Hayatlarımız yaşayarak devam ededursun her dönemde irili ufaklı plan ve programlarımız vardır, bazılarını söyleyip bazılarını saklı tutsak da. Doğal akıştır ki hayallerimizin, plan ve programlarımız ekseriyetle gerçek olmaz, olamaz, başarısızlıkla, engellerle, aksiliklerle nihayete erer. Doğaldır ki her gerçek olmayan beklentimiz sonrası ben ne yaptım, ben nerede hata yaptım, ben nerede eksik kaldım diye kendimizle muhakemeye başlarız. En tartışmalı, en zor muhakemelerdendir bu, sanık da kendimiz, hâkim, savcı, avukat da, bu muhakemeden yük akı ile çıkmanın tek yolu vardır, suçlayacak birini bulmak, suçtu tayin etmek!
**
Bir kadın psikiyatriste gider ve şöyle der:
”Evlenmek istemiyorum.
Eğitimli, bağımsız ve kendime yeterli biri olarak yetiştim.
Bir kocaya ihtiyacım yok.
Ama Ailem evlenmemi istiyor, ne yapayım. ?”
Psikiyatrist cevap verir:
”Sen şüphesiz hayatta harika şeyler elde edeceksin.
Ama kaçınılmaz şekilde bir şeyler istediğin gibi olmayacak.
Bir şeyler ters gidecek.
Bazen başarısız olacaksın.
Bazen planların işe yaramayacak.
Bazen dileklerin yerine gelmeyecek.
O zaman kimi suçlayacaksın. ?
Kendini mi. ?”
Kadın: ”Hayııır. !!!”
Psikiyatrist:
”Tamam…
İşte bu yüzden bir Kocaya ihtiyacın var!! ”
**
Fıkra mı, kurgu mu bilemem, karşı cinslerim kadınları da karşıma almak gibi bir zor savaşa da girmem. İnsanlar ekseriyetle kendi özeleştirilerini yapamayıp bir suçlu ararlar, günah keçisi ilan ederler, böylece kendilerini eksik, yanlış, saçma sonuçlardan uzaklaştırmış, aklamış olurlar, genel akış böyledir, bendeki gözlemler ve deneyimler bu bütünlükte ve bu kanaate sahibim. Elbette, fıkra ya da kurgu olabilecek mizahi metindeki gibi değil, daha geniş, daha tutarlı. İnsan hata ve yanlışlarına mutlak sebepler ve gerekçeler bulmalı, bulabilmeli, aksi hallerde kendisini yer bitirir, tüketir, her halükarda ürkeklik oluşur tavır ve davranışlarında.
İnsanın böyle bir kişiliğe, duruşa sahip olması, iyi, güzel ve başarılı olduklarını sahiplenip diğerleri için suçlayacağı günah keçisi bulması doğru mudur? Elbette doğru değildir, böylesi hataya düşmemek için sağlam ve sarsılmaz bir karakter ve üzerine inşa ettiği kişiliği ve adil ve sarsılmaz doğrular, ilkeler, meziyetler bütününe sahip olması gerekir. Suçlamak en kolayı, ben şurada, burada hata yaptım ya da projenin, hayallerimin, beklentilerimin de akla ve gerçekliklere tam uyumu yoktu diyebilecek sapasağlam bir özgüven ve kişilik gerekir.
Mir Murat Demir
Yorum Yazın