Güzel renktir mavi,giyimlerimiz de tercih ederiz,evimiz ya da ofislerimizin döşenmesin de sıklıkla kullanırız. Otomobil ve benzeri binek taşıma araçlarında da beyaz sonrası en çok kullanılan renk diye düşünüyorum. İstatiksel bir sonuca sahip olmadığım için gözlem ve tahminim bu doğrultu da mavi renk için. Asırlar öncesi labaratuarlar bilimsel araştırmalar yapan kurum, kuruluşlar olmasa dahi insanlar bilgi ve birikimlerini paylaşırlardı. Fizikötesi yanlış ve hatalı bilgi ve uygulamalar olsa da temeli bilimsel, fizik kimya bilgileri barındıran hayata geçirilmiş muazzam uygulamalar da mevcuttu.
Köyler de kapı ve pencereler neden daha çok MAVİ renge boyanır? Özellikle Güneydoğu'da evlerde ki pencere ve kapılar maviye boyanıyor çünkü bölge de çok akrep ve yılan var. Akrepler mavi rengi kırmızı olarak görüyorlar ve düşman olarak algılıyorlar ve kendi kendilerine harakiri yapıyorlarmış. Ayrıca mavi rengin böcekleri, sinekleri özellikle sivrisinekleri uzak tutma etkisi varmış. Hayvanların renkleri algılamalarıyla ilgili bu bilimsel bilgiler yüzyıllar önce halk tarafından tecrübelerle ne güzel de belirlenip kullanılmış.
Millet olarak çok önemli ve değerli bilgi, uygulama hallerine sahip olsak da önemli eksikliğimiz yazma ve teknolojiyi kullanma anlamın da geç kalmışız. Milletimiz ve ecdadımız geçmiş yaşanmışlıklarını, pozitif gelişim ve tespitlerini kayıt altına alamadığından son üç dört asırdır geriden takip halindeyiz. Çağlar boyu en iyi olduğu tarım ve hayvancılık konuların da dahi hüküm koyma, gidişat belirleme konuların da “kural koyucu” olmaktan çok öte uygulayıcı ve tüketiciyiz. Akıp giden yılları tüketmek manasın da ilk sıraları kapmaktayız. Türkiye’nin bilimsel alt yapısına ve teknolojisine sahip olmaksızın cep telefonlarına 30 Milyardan fazla ithalat bedeli ödediğini bilmemiz gerek. Doğru olan şudur; her ülke her şey de iyi olmak zorun da değildir. İnsan yapısı ve eğilimi,ülkesinin coğrafik konumu ve doğal element zenginlikleri ve kaynakları önemli başlık ve tespitleri öne çıkarır. Mavi bilgisinin günümüz şartların da bir gizemi ve satış potansiyeli yoktur. Çağımız şartlarına uygun üretim ve satış şartlarına haiz doğal kaynaklarımız, maden ve ürettiklerimiz mevcuttur. Plan ve program dahilin de beklentilere cevap verecek şekle getirmek ve sunmak başarılı olmanın son ayağıdır. Tarım, asırlar boyu süren hali ve günümüz koruma, muhafaza ve nakletme haliyle güncel hale getirilir ise bir cep telefonu için 3 ton patatesten fazlasını üretmek halin de kalmayız. Diğer tanımı ve anlatımı ile üç ton patates için harcanan emek, sarf edilen uğraşların cep telefonu için gösterilen emek işçiliğinden fazlaca farkı olmamalı. Bütünleşen global dünya hali bunu gerektirir, gerekli çaba gösterilmez ve geri kalınmış yol hızla katedilmez ise taşeron muamelesi görürüz, karar ve kural koyan masa da yer alamayız.
Mir Murat Demir
Yorum Yazın