Yaşamı süresince çok insanın ortak hedefidir güçlü olmak. Güçlü olmak ile güçlü görünmek arasın da o kadar sonsuz bir fark, uçurum var ki, anlayabilmek çok güzel. Anlamak hem gerçek güçlü olmak çaba ve çizginizi doğru kılar, hem de sadece görünüşü güçlü gibi olanları gerçek haliyle tanımanıza sebeptir. İnsan için hayatınca vermiş olduğu erdemli mücadele de önemli bir seviye, kazanımdır.
Güçlü olma arzusun da olmak, kendi içinde ikilemler, çıkmazlar barındırır. Bilgin, bilge halin, aklın, merhametin ve mücadeleci, üretken halinle güçlü olamıyor isen, metod çok basit; hiçbir şey yapmadan çevrende kilerin güçsüz kalmasını bekler, dilersin. Beklemek ve dilemek çok kez yetersiz kalır, aleyhlerine bir çalışma içine girer, bu çalışmaların müdahili olursun, karalama kampanyalarının bayraktarı öncüsüsündür. Herkes güçsüz, sıradan, bayağı ise ego tatminin de zirveye ulaşırsın. Güçlü olmanı sağlar mı ? sağlamasa da çevrende ki yalaka ve yılışıklar oluşmuştur çoktan, inanmasan da inandırırlar. Hal ne olursa olsun, övgüler, alkışlar, iltifatlar, riyalı yaklaşımlar insanı yanıltır. İnsanın yanılması mümkün olmayan muhakemesi kendi içindedir. İnsanlar her şartta akıl ve yüreği ile irdeleme yapar ise vicdanından danışmanlık isterse, soyut, somut tüm etkenlerden sıyrılarak,anlık da olsa özgür ve iyi bir sonuç, karar isteği ile hareket ederse her kararı doğru, her eylemi seviyeli ve faydalı olacaktır.
Hür iradeyle alınan karar ve girilen eylemler insanı güçlü gostermez güçlü yapar. Maceraperestlikle serüvenler yaşamak yerine mutlak doğru bir yaşam ve davranışlar sinsilesinin sahibi olur insan. Bilim dışı inanç ve eylemler insanı güçlü kılmaz, geçici bir yanılgıya sürükler. Üçüncü milenyum için de yaşarken varsayım ve gösteriş halleri sadece senaryolar da, oyun ve temsiller de mümkündür. Anlık yakalanan zirve hali mutluluk ve itibar getirmeyeceği gibi, önce ki seviyeden daha aşağılara sürükler insanı, rezil olma, mertebe kaybı yaşatır. Sekiz, on yaşların da dinlediğimiz masalları günümüz de üç beş yaşında ki bebelere dahi anlatamaz, dinletemez olduk. Neden mi? Komik hale düşmemek, rezil olmamak için. Masal dahi olsa, gerçekten uzak hayali sinsile dizisi hikayeler diye tanımlansa dahi, mutlak bir tutarlılığı olsa gerek diye bir beklentiye sahip insanlar, hepimiz. Güçlü olmak, güç ifadesinin altını dolduran eylemlere ve kazanımlara sahip olmak, çağımızın reçetesi ve gerekleri ile mümkündür. Güçlü ol, bilim sanat ve ürettiklerinle güçlü ol, sanat ile güçlü ol, güçlü olmak ya da güçlü görüntüsü vermek adına insanların omuzlarına basma. İnsanlar çok defa öyle zariftirler ki yaptığının saçma olduğunun farkın da olsa dahi zerafetlerinden, ar haya sahibi olduklarından seslerini çıkartmaz sessizliklerini korurlar. Güçlü olma çabası ile güçlü görünme halini ayırt etmeye başladığın da güçlü olma yolun da ilerlemektesin, ne mutlu..
Mir Murat Demir
Yorum Yazın