Evet görüyorum, görüyoruz ekseriyetle, doğuştan görme yetisi olmayan ya da talihsiz bir kaza, hastalık geçirenler hariç. Görürüz, görmek için bakarız, baktığımız da görürüz. Sorun görme yetisine sahip olan bizlerde, görüyoruz da, yeterli mi ? Görme yetisi gözlerimizin faal olması değil ki, sadece bakma eylemi de yetmez. Bildiklerimizin tümünü harmanlamaz isek, diğer duyu organlarımız destek vermez ya da destek istemez isek görürüz de gördüğümüzle kalırız.
“ Adamın biri, ilk defa gittiği küçük bir kasabada şaşkın şaşkın gezinirken yol kenarında duran bir arabanın yanına sokulmuş ve arka koltukta tek başına oturan çocuğa :
- Buraların yabancısıyım...
...Parkın hemen yanı başındaki fırını arıyorum, çok yakın olduğunu söylediler...?
Çocuk, arabanın penceresini iyice açtıktan sonra :
- Ben de buraya ilk defa geliyorum demiş. Ama sağ tarafa gitmeniz gerekiyor herhalde.
Adam, çocuğun da yabancı olmasına rağmen bunu nasıl anladığını sormuş.
Çocuk:
- Ihlamur çiçeklerinin kokusunu duymuyor musunuz? diye gülümsemiş.
Kuş cıvıltıları da oradan geliyor zaten.
- İyi ama, demiş adam, bunların parktan değil de tek bir ağaçtan gelmediği nerden biliyorsun?
- Tek bir ağaçtan bu kadar yoğun koku gelmez, diye atılmış çocuk.
Üstelik, manolyalar da katılıyor onlara. Hem biraz derin nefes alırsanız,fırından yeni çıkmış ekmeklerin kokusunu duyacaksınız.
Adam, gözlerini hafifçe kısarak denileni yaptıktan sonra, teşekkür etmek için döndüğünde farketmiş çocuğun kör olduğunu.
Çocuk ise, konuşurken bir anda sözlerini yarıda kesmesinden anlamış, adamın kendisini farkettiğini...
Işığa hasret gözlerini ondan saklamaya çalışırken:
- Üç yıl önce bir kaza geçirmiştim, demiş, görmeyi o kadar çok özledim ki.
Sizinkiler sağlam öyle değil mi?
Adam, çocuğun tarif ettiği yerde bulunan fırına yönelirken:
- Artık emin değilim, demiş. Emin olduğum tek şey, senin benden iyi gördüğündür.”
Tüm duyu organlarımızın verilerini birleştirip harmanlayamaz isek, beynimizi hatta bazen yüreğimizi olaya olaylara müdahil etmezsek görürüz, çok kez gördüğümüzü sanarak. Yıllar öncesinde ki bir bilgi yarışmasın da “Hale Bacakoğlu” gibi bu yıl ki üniversite imtihan sonuçlarında beş dalda birinciliği yakalamış doğuştan görme engelli “Fulya Akkaya” gibi, görme yetisi olmadan da hayatı görmek mümkün.
Mir Murat Demir
Yorum Yazın