İçimde, eskiye özlem gün geçtikçe artıyor.Okul yıllarımda çıkmaz sokakta oturduğumuz evde yaşadıklarım geliyor aklıma. Hafif bir gülümseme konuyor yüzüme.Hatırlıyorum.
O zil çaldığında, aceleyle topladığım o pembe çantamın içine sıkı sıkı itip koyduğum kitaplarımı zor kapatırdım. Fermuar patlayacak gibi olurdu.Sıramdan alır , sırtıma atar , koşar adım merdivenleri iner ,düz yolu etrafa bakmadan geçer bizim o dar sonu kapalı sokağa varırdım.Tabi o köşeyi döndüğümde meşhur köfteci arabası ve nefis kokular içinde (Voltaj köfte mis kokuları) hoşgeldin derdi adeta. Ya selam verir , çoğu zaman iki ekmek arası bol soğanlı eve yollarmısınız der geçerdim. Anneciğimin özenle yaptığı yemekleri yok sayarak.Voltajda Voltajdı hani.Tadı damağimda hala.
BİZİM EV
Salon büyüktü şöyle böyle.Aklımda en çok kalan o yuvarlak çevirmeli bej telefon.Birde babacığim süs aldığı oymali üzeri çiçekli olan fişe takılmamış klasik telefon.Aklında tutarsan çevirsin numaraları trink trink.
Benimde vardı kendi odamda özel eşyam.Daktilom ve alttan şipşak görüntü veren foto makinem.O günlerde gazeteciliğe göz kırpıyordum.Akıllı telefonlari o günlerde aklımdan geçiremezdim.Deseler kayıtsız kalırdım heralde.
En çok neyi özledin deseler, o güzel evimizin içindeki sıcacık sevgiyi derim.Hatta dün gibi aklımda. Dr Sefa amcam.Camlarımız karşılıklı bakardı .Akşamüstü cam kenarı pis kos köşesindeki sandalyesine oturur, dışarı bakarken el ederdi bana
Sevgilere doyamadım ben.Şimdi hiçbir gösterilen tatlı gülüş o günlerin yerini doldurmuyorAsırlar geçmedi ya. Nereden nereye geldik.Teknoloji geliştikçe sahte sevgiler o sıcaklıkların yerini almaz umarım.
Bir keresinde ben okulumdan dönerken, evin köşesinde bir sesle irkildim.Dondum kaldım o an.Bizim arabada babam , diğer arabada komşu amca dikkatsizlik sonucu çarpışmış ve birbirlerine selam verip geçmişlerdi.O günleri hep gülümseyerek içim sevgi dolu anarım.
Ne olur o hoşgörüleri, o sevgi selini , o yardımlaşmaları soğuk menfaat rüzgarları savurup bir kenara atmasın.
DUYGUSALINIZ SELHAN ÖZDEMİR
Yorum Yazın