Bu ülke de yaşayan her insanın, cinsiyet, yaş, eğitim, öğretim, etnik köken, din, mezhep, varlık variyet, makam, ideoloji farkı gözetmeksizin bu dilek ve temennime katılması, evet bende istiyorum demesi gerek. Türk milleti gibi kabile, çadır yaşantısın da olmayan her toplum, toplu yaşamın kısmi zararları görünse de, üst seviye de fayda ve avantajlarını bilirler. Güvenlik başta olmak üzere sağlık ve öğretim hizmetlerin de rantabl bir içerik ve kalite vardır. Milletin tüm fertleri yöntemler konusun da sürekli gelişim ideali doğrultusun da farkı düşüncelere sahip olabilir, bu gün sahip olduğu düşünceye, gelişme gösterip farklı bir yön çizebilir.
İnsanın yaşamı boyunca sabit fikir de kalması istikrar değil, gelişme için sırt dönme hali, devekuşu gibi kafasını kuma gömme halidir. Açık olma hali, yerli yersiz her meseleyi beyan etme, sürekli konuşma değil bildiklerini sürekli test etme ve yeni ve doğru bilgi, yöntemlerle takas etmeye meyilliliktir. Ülkemin güncel hali, sahip olduğumuz üzüntü ve birikimleri hepimizi ziyadesi ile yıprattı.
Dileğim, ortak yaşadığımız ülkemizde farklı düşüncelerden rahatsız olmadan, bilim, kültür, tarih, folklor, spor vb ortak var ettiklerimizi göz ardı etmeden, vatan bütünlüğünü de yüksek kazanımız görüp, aksi düşüncelerden sıyrılarak, uyuyanların uyanması, yatanların oturması, oturanların ayağa kalkması, ayaktakilerin yürümesi, yürüyenlerin koşması halidir. Vatanım da ki her bireyin, bu milletin her ferdinin daha güzel, şen şakrak günlere, tasasız bir ömre, sıkıntı duymadan, gelecekten endişe etmeden ömür tükettiği günlere ihtiyacı var. Yıllar boyu süre gelen tüm araştırma ve çalışmalar ortaya koymuştur ki, insan için optimum yaşam süresi bir asırdan azdır. Asır süresi kadar yaşam şansı olmayan insan neden bu kısacık ömrünü savaş, terör, kaza, hastalık ve mikrobik salgınlarla kısıtlasın, tüketsin. Emperyalist merkezi düşünce de bir avuç insanın en iyiyi hedefleme hali, milyar larca insanın sürünme sebebidir.
Dünya da yaşayan tüm insanların asgari standartlara sahip olması adına uğraşlar gerekirken, yirmibirinci yüzyıl dünyası savaşlara farklı bir ad koydu, terör ile devam etmek de. Ulaştığımız bilim ve teknoloji seviyesi insan ölümleri bir yana hayvanların yaşam süreleri harici ölümleri yok edebilecek bilgi, birikim, deneyim sahibidir. Kafaların insan ve hayvanların istem dışı ölümlerinden derhal sıyrılıp ağaç ve yeşile dair proje ve kurallar üretmesi gerekir. Dileğim odur ki mucizeler beklemenin yeri ve zamanın da değiliz. Gerçeklerimizi görüp sahiplenip, en iyi, en doğru dileklerimizin ortak paydasın da kenetlenme zamanındayız.
Mir Murat Demir
Yorum Yazın