İnsan için yaşadığı hayatın doğru ve mutlu idamesi için bilme yükümlülüğü olanlar ve bilmesinde fayda göreceği çok şeyler vardır. Yaşayarak, okuyarak, gözlem yaparak, dinleyip, izleyerek öğreniriz ki, muazzam olan öğrenirken doğru ve yanlış olanları da ayırt edebilme yetimizdir. En basit örnek; karşımızda, yakınımızda olan bir koyunun kaç kilogram olduğunu bilmeyiz, bilmeyiz ama 5 kilo da 500 kilo da olmayacağını biliriz. Olanı bilmek gibi olabilecekleri de en yakın haliyle tahmin, öngörü de önemsenecek bir kazanım, başarıdır. Yaşadığımız her an farkında olarak ya da olmayarak, hayatın akışı içerisinde bilgiler edinir, bilgiler yükleriz kendimize, zor olan ise bu anlarda bilgiyi doğru, yanlış testine tabii tutmak, analiz süzgecinden geçirip ilgili alakalı bildiklerimizle bağlarını kurmak ve sentezini çıkartmaktır.
Bilgi sahibi olmaktan daha önemlisi ve değerlisi isabetli bilgi analizi yapma seviyemizdir. Bilgileri ilişkilendirme, yönlendirme, ekleme, düzenleme gibi küçük katılımlarımız fevkalade sonuçları önümüze serecektir. Fevkalade sonuçlarda alacağımız kararların doğru olması ve oluşturacağımız stratejilerin sağlamlığı ve sarsılmaz yapısının garantisidir. Kendimiz için hedefler koymak, sahibi olduğumuz bilgileri tüm çapaklarından ayrıştırıp çıplak ve gerçek halini görüp düşünme yeterliliğimizi fevkalade boyuta taşımamıza sebeptir. Doğru ve gerçekliği test ve garanti edilmiş boyuta ulaşabildiysek alacağımız kararlarında doğruluğu tartışılmaz.
Her yer bilgi, her an bilgi, her şey bilgi, mesele odur ki alakasız ve kullanma gereği olmayanlara hiç bulaşmamak, olduğu haliyle bırakmak. Bize ve hayatlara faydalı olacaksa, katkı sağlayacaksa o bilgiyi kuşanmak, o anda olmasa da bir basamak daha yukarıya taşıyıp anlaşıla bilirliğini ve kullanılabilirliğini sağlamak. Bilgiye sahip olma becerimizi doğru ve iyi yöntemler kullanarak geliştirebilir isek aldığımız kararlar da görüş ve düşünme şeklimiz, yöntemimiz de doğru olacaktır. Otomatik düşünme diye bir şey yoktur, bağlantılı ve dayanaklı düşünme şekli ve yöntemi vardır. Otomatik düşünme şekli için hayvanların içgüdüsel davranış halleri yarım, buçuk düşünme gibi eşleştirilebilir.
İnsan bir dakikanın altında ki süreçlerde dahi görür, duyar, analiz eder, hedef kor, etken ve sebepleri gözden geçirip gerçekleştirir. Problemi çözmüştür ya da problemi çözebileceği yöntemi görmüş olur. İnsan aklıyla vardır, var olan aklını çöp yığını bilgilerden uzak tutup işlerliğini en üst boyuta taşımak, gereksiz ve polemik malzemesi tüm çer-çöp bilgilerden uzak durmak, zinde ve aktif bir düşünme, dimağa sahip olma becerisidir ki, muazzamdır.
Tüm adımlar, tüm hareketler, tüm girişimler, önyargılardan da uzak peşin hükümlü olmalardan da ayıklanmış, bilme ve düşünme becerisinin sarmaş dolaş çabası ve mücadelesiyle mutlak ve kesin doğruya ulaşma becerisi ve yeterliliğidir.
Mir Murat Demir
Yorum Yazın