Bitki bazlı besin ürünleri ve yağların cilt sağlığındaki potansiyel rolüne dair internetteki bilgi kirliliği gün geçtikçe artıyor. Özellikle cilt problemleri yaşayan ya da cilt bariyerini desteklemeyi isteyen kişilerin sıklıkla başvurduğu bu bilgiler aslında cilde zarar verecek uygulamaların yapılmasına neden oluyor. Uzmanlar ise tüketicileri her gıda ürününü ciltlerine sürmemeleri konusunda uyarırken, tüketiciler de çözümü dermatologlar tarafından onay alan organik güzellik ürünlerine ya da alanında yetkin uzmanların bulunduğu cilt bakımı salonlarına başvurmakta buluyor.
Doğal yağların veya besinlerin doğrudan cilde temas ettirilmesinin akne ve leke oluşumuna neden olduğunu söyleyen Pudra Güzellik Salonu Kurucusu Safiye Nur Şimşek ise konuyu şu sözlerle değerlendirdi: “İnsan sağlığına dair birçok konuda olduğu gibi cilt bakımına dair de internette büyük bir bilgi kirliliği havuzu var. İnternet kullanıcılarının büyük bir kısmı da maalesef bu bilgilere itimat ediyor. Ancak bu bilgiler çoğu zaman yanlış olmakla sınırlı kalmıyor, aynı zamanda kişileri cilde zarar veren uygulamalara yönlendiriyor. Bu uygulamaların başında da tükettiğimiz gıda ürünlerinin cildimize sürüldüğü takdirde iyi geleceği ve ciltte sağlıklı bir yapı oluşturabileceği algısı yer alıyor.”
BÜYÜK MOLEKÜLLÜ YAĞLAR CİLT BARİYERİNİ GÜÇSÜZLEŞTİRİYOR
Cilt ve midenin ph dengesinin aynı olmadığının altını çizen Pudra Güzellik Salonu Kurucusu Safiye Nur Şimşek, “Sosyal medya platformlarında ve çeşitli blog sitelerindeki birçok içerikte cilde iyi geleceği söylenerek doğal gıda ve yağlardan oluşan tarifler öneriliyor. Ancak gıda, yağ ve alkollü ürünler cilde fayda sağlamadığı gibi, çeşitli deri hastalıklarına da yol açabiliyor. Örneğin çay ağacı, kantaron, zeytinyağı gibi büyük moleküllü yağları yüzümüze sürmemizle birlikte cilt gözenekleri en az 72 saat absorbe oluyor. Bu aşamada en iyi güneş kremi kullanılsa bile gözenekler yağlarla tıkandığı için ortaya leke, kapalı komedon sorunları çıkabiliyor ve cilt bariyeri güçsüzleşebiliyor” dedi.
MEVSİM GEÇİŞLERİNDE CİLTTE PULLANMA, KIZARIKLIK VE KABUKLANMA GÖRÜLEBİLİR
Doğal yağ ve gıdaların yüze sürülmemesi konusuna dikkat çeken Safiye Nur Şimşek, “Dünya genelinde birçok kişi cilt sorunuyla karşılaşıyor. Elbette bu sorunların hepsi yanlış yöntemlerin uygulanmasından kaynaklanmıyor. Mevsim geçişlerinde cildin iyi korunmaması da ciltte pullanma, kabuklanma, kızarıklık, kuruluk gibi problemlere neden oluyor. Bu sorunlarla karşılaşan kişilerin cilt bariyerini güçlendirmeleri gerekiyor. Ancak kişilerin bu aşamada da uzmanlara danışmadan hiçbir ürünü kullanmaması ve her bakım yöntemini uygulamaması gerekiyor. Çünkü örneğin kil maskeleri cilde iyi geldiği düşünülerek sıkça kullanılıyor ama kil maskeleri ciltte kuruluk yapmanın yanı sıra cilt yağını çekerken nemini de alıyor. Nemsiz kalan cilt ise kendini yağlandırmaya çalışıyor, bu da akne çıkmasına neden oluyor” ifadelerini kullandı.
CİLTTEKİ DERİ SORUNLARI PROBLEMLERİN SON AŞAMASINI OLUŞTURUYOR
Kabuklanma, kızarıklık, komedon gibi ufak sorunların cilt için bir uyarı niteliği taşıyabileceğini belirten Pudra Güzellik Salonu Kurucusu Safiye Nur Şimşek, “Ciltteki kızarıklar ya da pullanmalar artıncaya kadar insanlar bu konuları ciddiye almıyor. Oysa cildimizdeki kızarıklık gibi ufak görünen birçok sorun herhangi bir rahatsızlığın haberci olabilir. Dolayısıyla bunlar cilt hastalığına dönüşmeden uzmanlar eşliğinde cilt bariyerini güçlendirecek tedaviler uygulanmalı ve cilde doğru oranda nem verilmeli” diyerek sözlerini şu şekilde sonlandırdı: “Ciltteki deri sorunları, problemlerin son aşamasını oluşturuyor. Kişilerin bu sorunlara çözüm üretirken dermatolog ya da uzmanlara başvurması kritik bir önem taşıyor. Pudra Güzellik Salonu olarak biz de kişilerin bebeksi ve sorunsuz bir cilde sahip olması için İstanbul hem de Ankara’daki şubelerimizde hizmet veriyoruz. Cilt bakımı ve güzellik uygulamalarının yanı sıra, ekibimize danışan bireylerin sağlıklı bir cilde kavuşması için kişiye özel yol haritası belirliyoruz. Gelecek dönemde faaliyet alanımızı genişleterek doğru bakım, sağlıklı cilt mottosunu yaygınlaştırmayı hedefliyoruz.”
Yorum Yazın