© Haber Caddesi 2021

SAVCI SANIKLARIN TUTUKLANMA TALEBİNİN REDDİNİ İSTEDİ!..

Kenan Evren ve Tahsin Şahinkaya hakkında açılan 12 Eylül Davası’nda mahkemenin sorusunu yanıtlayan Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, ’’savcılıkların sanıklar ve diğer şüpheliler hakkında, delillere göre işkence, kötü muamele, işkenceyle adam öldürme, gözaltı ve işkence merkezlerinde kaybolma iddialarıyla ilgili soruşturma yapılabileceğini, müşteki ve müdahillerin bu suçlarla ilgili delilleri dosyalara sunmalarının faydalı olacağını’’ bildirdi.

Ankara 12. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmada, dosyaya giren belgeler  tutanağa geçirildi.Mahkeme, ilk celsenin ara kararı uyarınca, Evren ve Şahinkaya hakkında  Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na işkence ve kötü muamele iddialarıyla ilgili  soruşturma yürütülüp yürütülmediğini sormuştu.Başsavcılıktan gönderilen cevapta, işkence ve kötü muamele iddialarıyla  ilgili 59 ayrı il ve ilçe cumhuriyet savcılıklarına yetkisizlik ve görevsizlik  kararlarıyla soruşturmaların gönderildiğinin belirtildiği açıklandı.        

Karar içeriğinde, 1982 ve 1961 Anayasalarındaki düzenlemeler, Avrupa  İnsan Hakları Sözleşmesi (AİHS) ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin (AİHM)  yerleşmiş içtihatları ile bu içtihatların iç hukuktaki hukuksal değeri dikkate  alındığında, kamu görevlilerinin faili olduğu, yaşam hakkının ihlali, işkence ve  kötü muamele suçlamalarında hiçbir durumda zaman aşımı uygulanamayacağı ve af  düzenlemesi yapılamayacağının vurgulandığı belirtildi.        

Bu kişilerle ilgili zaman aşımı kuralları işletilmeyerek, makul sürede  davaların açılıp yargılamaların yapılması gerektiği ifade edilen cevapta,  görevsizlik kararı gönderilen savcılıkların, Evren ve Şahinkaya ile diğer  şüpheliler hakkında, delillere göre işkence, kötü muamele, işkenceyle adam  öldürme, gözaltı ve işkence merkezlerinde kaybolma iddialarıyla ilgili soruşturma  yapılabileceği, müşteki ve müdahillerin bu suçlarla ilgili belge, bilgi, tanık ve  benzeri delilleri görevsizlik kararı verilen dosyalara sunmalarının faydalı  olacağının belirtildiği açıklandı.                 

Dosyaya giren belgeler-                  

Mahkeme, iddianamenin kabulünün ardından, Milli Savunma Bakanlığı,  Genelkurmay Başkanlığı, Adalet Bakanlığı, Milli Eğitim Bakanlığı, MİT  Müsteşarlığı, Kara Kuvvetleri Komutanlığı, Milli Güvenlik Kurulu Genel  Sekreterliği, Emniyet Genel Müdürlüğü, Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu'na  (HSYK) müzekkere yazarak, bazı sorular yöneltmiş ve varsa bazı belgeleri  istemişti.Duruşmada, müzekkerelere yanıt verilip verilmediği tutanağa geçirildi,  ancak yanıtlarla gönderilen belgelerin içeriği belirtilmedi.        

Buna göre, MİT, darbe ve öncesi döneme ait kurumda bulunan bilgi ve  belgeler ile 1 Mayıs 1977, darbe öncesindeki Sivas, Kahramanmaraş ve Çorum  olaylarıyla ilgili belgeleri gönderdi. Emniyet Genel Müdürlüğü, Jandarma Genel Komutanlığı ve Milli Savunma  Bakanlığı da mahkemenin aynı olaylarla ilgili müzekkeresini yanıtladı. Milli  Savunma Bakanlığı'nın yanıtının 2 klasör olduğu ve büyük kısmını Kahramanmaraş  olaylarıyla ilgili mahkeme kararının oluşturduğu açıklandı.        

Darbe sonrasında herhangi bir yargı kararı olmaksızın meslekten çıkarılan  hakim ve savcı, öğretim üyesi ve görevlisi, idareci veya öğretmen, subay,  astsubay bulunup bulunmadığının sorulduğu kurumlardan HSYK, mahkemeye 2 karar  örneği gönderirken, Milli Eğitim Bakanlığı'nın, arşiv sistemi nedeniyle gerekli  cevabı veremediği kaydedildi.Milli Savunma Bakanlığı ve Adalet Bakanlığı'nın müzekkereleri  yanıtladığı,

Adalet Bakanlığı'nın, kurumun arşivinde konuya ilişkin evrak  bulunmadığı cevabını verdiği belirtildi.Genelkurmay Başkanlığı'ndan, darbe öncesinde Genelkurmay Başkanı ve  Kuvvet Komutanları arasında yapıldığı iddia edilen toplantıların tutanakları,  Bayrak Harekat Direktifi ve darbenin yapıldığı günle ilgili planların onaylı  suretleri istenmişti. Bu müzekkereye ise yanıt verilmediği bildirildi.Darbe sonrasında Milli Güvenlik Konseyi tarafından alınan kararlar ile  açıklanan bildirilerin onaylı suretlerinin istendiği Milli Güvenlik Kurulu Genel  Sekreterliği, konuya ilişkin kurumda bilgi bulunmadığı cevabını verdi.        

MİT, Jandarma Genel Komutanlığı ve Kara Kuvvetleri Komutanlığı, darbe  sonrasında cezaevlerinde yapılan işkencelerle ilgili bilgi ve belge bulunmadığını  bildirdi.Milli Savunma Bakanlığı'nın, Fatsa operasyonuyla ilgili bilgi ve  belgelerin talep edildiği müzekkereye henüz cevap vermediği açıklandı.        

Darbeden önce ve 1983'ten sonra kurulan siyasi partilerin sorulduğu  Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı ise darbeden önce kurulan partilere ilişkin  kaydın bulunmadığını bildirirken, 1983'ten sonra kurulan partilere ilişkin kaydı  yolladığı ifade edildi.        

Dönemin Genelkurmay 2. Başkanı Haydar Saltık'ın 8 Nisan 2010'da öldüğüne  ilişkin cevabın dosyaya girdiği, Gazeteci Mehmet Ali Birand'ın hazırladığı 12  Eylül Belgeseli'nin kopyalarının bulunduğu CD'lerin Emanet Memurluğu'na  gönderildiği de belirtildi.                

 ''Devlet sırrı'' diyaloğu                

 Mahkeme Başkanı Süleyman İnce, kurumlardan birinin, 1 Mayıs 1977 olayıyla  ilgili mahkemeye gönderdiği cevapta, olaya ilişkin raporun ''devlet sırrını''  düzenleyen CMK'nın 125. maddesi kapsamında kalabileceği yönünde görüş  bildirdiğini belirtti. Bunun üzerine, katılma talebinde bulunan bazı kişilerin avukatı Ömer  Kavili ile İnce arasında şu diyalog geçti:Kavili: ''Mahkemeniz muhakeme yapmaktadır ve hiçbir kurum 'devlet sırrı'  diyerek, delilin gizlenmesini istemeyemez. Suç duyurusunda bulunulsun.''        

İnce: ''Siz beni dinlememişsiniz. Hiçbir kurum 'bu belge devlet sırrı'  demedi. O değerlendirmeyi mahkemenin takdirine bırakıyor.'' Kavili: ''Yönlendirme yapılması dahi yasak. Çünkü biz yargıçların  bağımsız oldukları hususuyla hareket ediyoruz.''  Belgelerin tutanağa geçirilmesinin ardından duruşmaya bir süre ara  verildi.

     

AKŞAM

 

 

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER