© Haber Caddesi 2021

REZİDANS’TA BİR SULTAN!..

‘Sabahların Sultanı’ Seda Sayan, rezidans yaşamının tam kendisine göre olduğunu söylüyor. Gayrettepe Astoria’da, modacı Nur Yerlitaş’a dekore ettirdiği bu salonunu da, sıcak ve yaşanılası buluyor.


Seda Sayan, o gün Beyaz TV’deki ‘Beyaz’ın Sultanı’ programını sunduğu için, basına ilk kez açtığı evinde, bizi yakın arkadaşı Nur Yerlitaş karşılıyor. (Sayan’ın eviyle ilgili detayları da yoğun programından ötürü, evinden farksız döşenmiş özel kulisinde alabilmiştik.) Kapak çekimini de evde olduğu boş saatinde gardırobundan seçtiği renkli kıyafetlerle, rekor hızda tamamladık.

Tasarımı tamamen arkadaşınınSayan’la Yerlitaş’ın 27 yıllık dostlukları var. “Geçen yıl Seda’yla şu gördüğünüz kanepelere yayılmış, kabak çekirdeklerimizi çitleyerek ‘Muhteşem Yüzyıl’ı izliyorduk. Reklam arasında ona, ‘Bu salonun bembeyaz görüntüsü hoşuma gitmiyor, gel değiştireyim,’ dedim” diye anlatmaya başlıyor Yerlitaş, Sayan’ın salonunda Türk kahvesini yudumlarken. Ev sahibesi hemen, “Nasıl biliyorsan öyle yap” diyerek kabul etmiş  bu ani teklifi. “Kendimce buraya bir makyaj yaptım. Salondaki gri duvarlar, dış cephe boyamasında kullanılan özel bir malzemeden. Kırmızı kadife kanepe, çita desenli kumaş seçimleri, eskitilmiş aynalar ve renkli cam kristal kadehlerle, salonda Seda’nın ışıltılı yaşamına uygun bir atmosfer yaratmaya çalıştım. Sadece televizyonun karşısındaki kanepeleri için, “Çok rahat olsun bana yeter” demiş Sayan. Çıkan sonuçtan çok memnun kalmış.

 

Nur Yerlitaş, kreasyonlarında sık görülen puantiye ve püskül gibi ayrıntıları,
salondaki mobilya ve yastıkları giydirirken de kullanmış.

“Tam bir artist evi oldu”270 metrekarelik daire; bir salon, mutfak, iki oda, iki banyo ve bir misafir tuvaletinden oluşuyor. Astoria’nın en üst katlarından birinde konumlanmış evin Marmara Denizi ve Boğaz’ı gören bir manzarası var. Salon, oturma bölümü ve yemek odası olarak ikiye ayrılmış. Yerlitaş, burayı dekore ederken, bazı mobilyaları da doğru renkler kullanarak mekanda tekrar değerlendirmiş. “Burası renkleriyle tam bir artist evi oldu. Gece ambiyansı inanılmaz güzeldir” diye belirtiyor.
Fatih Kıral’dan alınan gri keten şantuk kanepeye, özel yapım kadife-şönil kanepe eşlik etmiş. Ortadaysa Mis En Demeure’un ahşap sehpası var. Antre ve salon duvarlarında kullanılan eskitilmiş aynalar, salona derinlik katıyor. Yerlitaş’ın hediyesi, üzeri renklendirilmiş ahşap yemek masasının etrafında fıstık yeşili kadife kumaştan sandalyeler dikkat çekiyor.

Küpler Nur Yerlitaş’tan hediyeYerlitaş, kreasyonlarında sık gördüğümüz çita desenini, puantiye ve püskül gibi ayrıntıları salondaki mobilya ve yastıkları giydirirken de kullanmış. “Duvarı ve tavanı gri bir mekanda, her renk ayrıntı iyi durur. Bu renkte bir evi modern veya klasik döşeyin fark etmez. İkisine de çok uygun” diyor Yerlitaş. Aynanın önünde Uzakdoğu’dan alınan siyah, kırmızı ve beyaz çiçekli küpler var. “Bunları benim evimde görüp çok sevmişti. Ben de bu eve yakışacağını düşünerek ona hediye etmiştim” diyor.

 

Salonda kullanılan kırmızı kadife kanepe, eskitilmiş aynalar ve renkli kristal kadehlerle,Seda Sayan’ın ışıltılı yaşamına uygun bir atmosfer yaratılmış.

“Bahçeli ev bana göre değil”Yoğun iş temposundan dolayı kulisinde konuştuğumuz Sayan da bizi sımsıcak karşılıyor. “Şu listeye bir bakın, her saatim nasıl dolu. Durumum bir öğrencinin ders programından farksız” diyerek asistanının hazırladığı yapılacaklar listesini işaret ediyor. “Bana 24 saat yetmiyor. O yüzden yıllar önce rezidansta yaşamaya karar verdim. Bir telefonla çiçekçisinden mağazasına, restoranından sinemasına kadar her şey elimin altında. Öyle bahçeli müstakil evler bana göre değilmiş, yaşadım ve anladım. Onların da derdi hiç bitmiyor” diye devam ediyor anlatmaya. Evinin keyfini ancak akşam çıkarabiliyormuş.
Sabah kalkar kalkmaz ilk işi bir kaşık Andon balını ağzına atmak oluyormuş. Yakın dostları Mustafa Topaloğlu ve İsmail Türüt yolluyormuş bu balı ona. Pijama alışverişine ve saatlere meraklı. “Evde bayılırım pijamayla dolaşmaya” diyor. Enerjisiyle insanı etkileyen biri. “Böyle olmak zorundayım. Huzur neredeyse ben oradayım” diyor. Başucundaki Mesnevi’siyle huzuru yakalamış bir Seda Sayan var karşımızda. Samimi, sıcak, renkli ve çok hızlı yaşayan...


Yazı: Serra Akar
Fotoğraflar:Serra Mübeccel Gültürk/Ceren Semerci
MİLLİYET-CADDE

 

 

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER