BENDE ÇOCUK GELİN OLDUM
RÖPORTAJOnun hayat hikayesini dinlediğinizde kah duygulanacak, kah göz yaşlarınızı tutamayacaksınız. Onun hayatı Türk Film senaryolarını aratmayacak türden… Henüz 13 yaşında iken annesinin zoru ile evlendirilen Ayfer Özcan, koca şiddetine dayanamayarak 5 yıllık evliliğini bitirerek soluğu anne evinde aldı… Daha yeni 18 yaşına giren ünlü oyuncu Ayfer Özcan, önce bir perde atölyesinde çalışmaya başladı, sonra Şişli’de kalem ve reklam fabrikasının Genel sekreterliği görevine getirildi.. Güzelliğiyle dikkatleri üzerine çeken Ayfer Özcan’ın hayatı Fabrikaya gelen bir reklam firmasının reklam filmi teklifi ile değişti. Bir süre sonra kameralar karşısına geçen Özcan, kısa sürede sanat dünyasının tanınanları kervanına katıldı. Film yapımcılarını da peşinden koşturmayı başaran Ayfer Özcan, 1998 yılının sonlarında sinemaya da merhaba dedi. 50’yi aşkın sinema filmi, reklam, dizi ve TV filminde oynayan Özcan ile dününü, bugününü konuştuk. Haydi buyurun keyifli, sohbetimize…
BİZE BİRAZ KENDİNİZDEN SÖZ EDER MİSİNİZ?
Ben İstanbul Bakırköy’de dünyaya geldim. Henüz 4 yaşındayken canım babamı trafik kazasında kaybettim…( Gözleri doluyor…) Hayatın zorlu yollarını annem ile yürümeye başlamıştık. İlk ve Orta öğretimimi Bakırköy’de tamamladım. 13 yaşına geldiğimde annem istemediğim halde beni evliliğe zorladı. Ve benden 14 yaş büyük biriyle evlendirdi. Çocuk gelin olmuştum istemeyerek. Durum böyle olunca da Lise eğitimi görememiştim.
YANIMA KIZIMI ALIP DÖNMEMEK ÜZERE KOCA EVİNİ TERK ETTİM
NASIL YANİ 13 YAŞINDA EVLENDİRİLDİNİZ Mİ?
Maalesef öyle oldu. Çocuk yaşta evlendirildim. Sanki evcilik oynuyordum. Evliliğim kocamın aşırı alkol almasıyla kabusa dönmüştü. 2 çocuğum dünyaya gelmişti. Tabii kocamın da şiddeti başlamıştı. Sürekli dayak yiyordum. Her dayak yediğimde kaçıp anneme gidiyordum. 5 yıllık evliliğim boyunca tam 14 kez evden kaçtım. Gidip anneme sığınıyordum. Kocam her defasında gelip beni annemlerden alıp eve götürüyordu. 18 yaşıma girmiş özgürlüğümü elime almıştım. Yanıma küçük kızımı alarak bir daha dönmemek üzere tekrar kaçtım ve bir daha geri dönmedim. Bir süre sonra kocamdan boşandım. O kabus dolu yıllarım sona ermişti artık. Diğer kızımı da yanıma almak için çalışmam ve ayaklarımın üzerinde durmam gerekiyordu. Sene 1978’i gösteriyordu. Hiç zaman kaybetmeden iş arayışına girdim. Ve Eminönü’nde bir perde atölyesinde iş buldum. Kızıma annem bakıyor, ben de çalışmaya gidiyordum.
GENEL SEKRETERLİK YAPTIĞIM FABRİKADA KEŞFEDİLDİM
PEKİ SİNEMA İLE TANIŞMANIZ NASIL OLDU?
Perde atölyesinde bir süre çalıştıktan sonra yani 1978’in sonlarında Şişli’de bir Kalem ve Reklam Fabrikası’ndan Genel sekreterlik teklifi aldım. Maaşı da iyiydi hiç düşünmeden bu teklifi kabul ettim. Ve bu fabrikada göreve başladım. Bir gün reklam firması fabrikaya gelmişti. Reklam firması yetkilileri bana ‘Reklam filminde oynar mısın ’dediler. Bu teklif karşısında şaşmıştım ‘Ben yapamam ki’ dedim. Onları dakikalarca ikna etmeye çalıştı ve sonunda ikna ettiler…(Gülmeye başlıyor…)
PEKİ SONRA NELER OLDU?
Nuhun Ankara Bulguru reklamı için kamera karşısına geçmiştim. O kadar çok heyecanlıydım ki anlatamam… Tir tir titremeye başlamıştım. İlk reklam filmim büyük beğeni topladı. Kısa süre içinde dikkatleri üzerime çekmeyi başarmıştım. Hemen ardından Osmanlı Bankası, Omo, Ajda çorapları gibi birçok reklam filminde yer aldım. Sonra film yapımcılarından teklifler gelmeye başladı. Benim dönemimde Yeşilçam’ın kan ağlıyordu. Seks film furyası başlamıştı. Neyse İlk sinema filmimi Behçet Nacar ile başrol oynadım. Film büyük ilgi görmüştü. Bu kez yapımcılardan peşime düşmeye başlamıştı. İsmini vermek istemiyorum. Bir yapımcı 5 film için bana sözleşme imzalattı. Bu filmlere duygusal film dendi ancak sonradan seks filmi olduğunu öğrenmiştim. O sözleşmeyi fesh etmek için arayışlara girmiştim.
CÜNEYT ARKIN BENİ BÜYÜK BİR BELADAN KURTARDI
SÖZLEŞMEYİ İPTAL EDEBİLDİNİZ Mİ?
Rahmetli Cüneyt Arkın’ın filminde oynuyordum. Setteydim ve moralim çok bozuktu. Bu durumum Cüneyt beyin dikkatini çekiyor. Yanıma yardımcısı rahmetli Aydın Haberdaroğlu’nu göndermişti. Ona ‘Git sor bakalım Ayfer’in sıkıntısı ne öğren gel’ demiş. Aydın abi yanıma geldi. Olup bitenleri ona anlattım. Cüneyt bey hemen devreye girip o sözleşmeleri iptal ettirdi. Onun bu iyiliğini hiç unutmayacağım. Beni bu furyadan kurtardı. Nurlar içinde uyusun.
SİNEMADAN PARA KAZANDINIZ MI?
Sinemadan para kazanmadım. Reklam filmlerinde çok güzel paralar kazandım. Yeşilçam bana para kazandırtmadı. Ancak sinema aşkı bu işi devam etmemize nedendi. Biz Yeşilçam oyuncuları çok zor şartlarda filmlerde oynadık.
PEKİ SİNEMAYA NE ZAMAN ARA VERDİNİZ?
Ben bugüne kadar 50’yi aşkın sinema filmi, dizi ve Tv filminde oynadım. Seks film furyası nedeniyle sinemaya aara vermiştim. 1980 yılında ‘Afacan’ filmiyle yeniden setlere döndüm. Bu filmde Behçet Nacar ile başrol oynadım. Hemen ardından birçok sinema filmi, TV dizisinde oynadım. Ve sağlık sorunlarım nedeniyle 11 yıldır setlerden uzağım.
SİNEMAYI ÖZLEDİNİZ Mİ?
Hem de çok… İyi bir teklif gelirse oynamak isterim.
TİCARETTE DOLANDIRILDIM
SİNEMADAN UZAK KALDIĞINIZ YILLARDA NELER YAPTINIZ?
O boşlukta ticarete soyundum. Bir cafe açtım. Uzun bir süre cafe işletmeciliği yaptım. Ancak daha sonra dolandırıldım ve kapattım iş yerini. Şimdi canlarım kızım ve torumum ile sade bir hayat sürdürüyorum. Emeklim var kimseye muhtaç olmadan hayatımızı idame ediyoruz.
HİÇ UNUTAMADIĞINIZ BİR ANINIZI BİZİMLE PAYLAŞMAK İSTER MİSİNİZ?
18-19 yaşlarındaydım. Yani sinemaya yeni geçtiğim yıllardı. Yönetmen ve senarist merhum Ben Natuk Baytan’ı çok beğeniyordum. Ona platonik aşktım. Sete gittiğimde onu saatlerde büyük keyifle izlerdim. O bana sarı kız diye seslenirdi. Bana ‘Kızım’diye hitap ederdi. Ancak ben ona aşıktım. 13 yaşında istemeyerek evlendirilen bir genç kızın aşkı işte….(Gülmeye başlıyor…)
Bu keyifli sohbet için çok teşekkürler Ayfer hanım…
Asıl ben size teşekkür ederim Habib bey. Yeşilçam oyuncularıyla yaptığınız röportajları inanın büyük bir zevkle okuyorum.
RÖPORTAJ: Habib BABAR
İlginizi Çekebilir